Türk Tenisinin Lokomotifi Marsel İlhan

[adinserter block="9"]

Son Güncelleme: 4 Ekim 2023

HABERİ PAYLAŞ:

Tahmini Okuma Süresi: 9 dakika

Semerkant’ta tanışır Marsel tenisle. Bir daha hiç kopmayacağı tenis aşkı Semerkant’ın toprak kortlarında başlar. Annesi Madina’ya göre Marsel’in gözü tenisten başka bir sporu görmez: "Üç yaşındayken evdeki raketi buldu ve onunla oynamaya başladı. Birkaç yıl sonra raketi tutacak yaşa gelince onu Semerkant’taki kortlara götürdük. Altı yaşında ilk kez korta ayak bastı ve tenise aşık oldu. Diğer arkadaşlarının tersine başka hiçbir spor dalıyla ilgilenmedi."

Hastalandığı zaman veya kötü havalarda bile koşarak antrenmana giderdi. Raket sallamadığı zaman da yaşça büyük oyuncuların her hareketini takip ederdi. Hele Semerkant’ta düzenlenen uluslararası turnuvalar yok mu! Tribünde saatlerce bıkmadan otururdu. Her maçı büyük bir dikkatle izlerdi. O kadar hevesliydi ki korta girmeye, biraz daha büyüyünce top toplayıcılığı yaptı. Hatta birkaç kez "Boyun fazla kısa" deyip almazlar Marsel’i.

Sekiz yaşında ilk turnuvasında antrenörünün verdiği ödünç tahta raketle şampiyon olur. Üstelik şampiyonluk ödülü de vardır: İki tenis raketi. Bu ödülle dünyalar Marsel’in olur. Çünkü Özbekistan’da tenis raketi edinmek pek zordur. Bu moralle tüm yaş grubu turnuvalarında şampiyonluğu kimseye bırakmaz. Bunun üzerine antrenörü onu daha büyük yaş gruplarında oynatır. Hatta arkadaşları da "Marsel, sen artık bu turnuvalarda oynama da biz de kazanalım" derler.

13 yaşında Kırgızistan’da Orta Asya Oyunları’na katılır, ikincilik ve üçüncülük alır. 17’sinde tüm rakiplerini yenip Özbekistan şampiyonu olur. Ülkesinde artık yenemeyeceği kimse yoktur. Lise diploması cebindedir. Artık bir karar zamanıdır. Edebiyat öğretmeni annesi Madina bir süredir daha rahat bir işte çalışmaktadır, elektrik idaresinin personel müdürüdür. Ama eşini genç yaşta kanser hastalığı yüzünden kaybetmiştir ve oğlu için daha parlak bir gelecek düşler. Bu düşe de belki bir tesadüf eseri kavuşurlar.

2004’te satellite turnuvaları oynamak için Türkiye’ye gelir. Ancak, hava değişimi ona iyi gelmez, hastalanır. Sadece İstanbul’daki turnuvalarda oynar. Hem Marsel hem annesi İstanbul’a bayılır. "İlk görüşte sevdim bu şehri. Modern ve büyük geldi. Sokaklarını, her şeyini beğendim."

Bunun üzerine Türkiye’de bir kulüp bulup yerleşmeye niyetlenirler. Ancak, Marsel bir kulüpten diğerine tenis topu misali gidip gelir. Taçspor Kulübü’ndeki ilk denemesi de hiç iyi geçmez. Kulübün Sırp antrenörü Marsel’i bir deneme maçında oynatır. Tek seti 6-1 kaybedince antrenör ikinci sete gerek görmez. Birkaç gün sonra kulübün diğer antrenörü Ekin Ölmez önünde yaptığı deneme maçlarında ise herkesi yener. Bunun üzerine bu yetenekli gence kulübün başkanı Mahmut Naibi de sahip çıkar.

Taçspor ona sahip çıksa da bu kez karşısında vatandaşlık sorunu vardır. Bu yüzden sadece uluslararası turnuvalara katılır. ENKA tesislerinde katıldığı 18 yaş turnuvasını kazanıp herkesin dikkatini çeker. Uzun bir bürokratik süreçten ve bir yıllık uğraşın sonunda 2006 yılı haziran ayında Türk vatandaşlığına kavuşur. Yeni soyadı olarak da İlhan’ı seçer. Yeni nüfus cüzdanını almasının üzerinden henüz üç gün geçmiştir ki eve askerlik celp kağıdı gelir. "Vatandaşlık için bu kadar uzun süre bekledim. Ama askerlik kağıdının bu kadar çabuk gelmesine annemle birlikte çok şaşırdık."

Marsel İlhan henüz 15 yaşında doğduğu ülkede Challanger turnuvalarıyla tanıştı. 2005 yılında ülkemizde ITF turnuvaları oynamaya başladı.

2007 ilk şampiyonluk

İzmir’deki Futures turnuvasında şampiyon olan İlhan, Türk vatandaşlığına geçtiği yılın hemen ardından Türk tenisi için önemli bir başarı elde ediyor. İlhan aynı yıl içinde İspanya’da bir Futures turnuvası daha kazanıp, Tunus’ta da bir Futures finali daha görerek sıralamada hızlı bir yükseliş kaydediyor. İlhan’ın bu yıl ve aynı zamanda Türk tenisi için o ana kadarki en büyük başarı da 2007’de geliyor. Marsel İlhan elemelerden katıldığı Karshi Challenger turnuvasında final oynadı ve finali ev sahibi ülkeden Denis İstomin’e kaybetti. 2006 sonunda 1374. Sırada olan İlhan bu turnuva sonrası 414 numaraya ilerledi. Yıl içinde Futures ağırlıklı turnuvalardan topladığı puanlarla 2007 yılını 321 numarada kapattı. Sadece 1 yıl içinde bin basamaktan fazla ilerleme kaydeden İlhan Türk tenisi için heyecan yaratmaya başladı. Bu ivmenin ilk sonuçlarından biri de Kia ile yapılan bir yıllık sponsorluk anlaşması oldu. Marsel İlhan'ın başarılarında önemli bir pay sahibi olan o dönem koçu rahmetli Can Üner hem Marsel İle hem de Çağla Büyükakçay ile tenisimiz açısından büyük başarılar kazanmıştı. Üner o günleri sistemli bir şekilde ilerlememiştik ama ikisiyle de unutamayacağım başarılar kazandım. Marsel İlhan ile koç olarak çalışmaya başladığım dönem benim çaylaklık dönemimdi ancak Marsel'i gördüğüm anda ondaki potansiyeli hissettim ve başaracağına inandım, ikimiz de birbirimize çok şey kattık diye anlatıyor.

İlkler 2008 yılında sürdü

Yılı Futures turnuvalarıyla sürdüren İlhan, şubat ayında Hırvatistan’da bir, nisan ayında Antalya’da iki Future finali oynadı. Bu finallerden kupa çıkaramayan İlhan Mayıs ayında Özbekistan’daki Future turnuvasında kupayı uzanarak 3. Tekler zaferini elde etti. Bu turnuvaların ardından İlhan için sıradaki ilk bir Grand Slam elemesiydi. Marsel İlhan’ın ilk slam elemesi başarılı geçmedi ve eleme ilk turunun ötesini göremedi. Slamlerdeki bu performansın ardından 12 maçlık bir galibiyet serisi elde eden İlhan bu periyotta İstanbul’da bir Future ve İsrail’de aynı zamanda kariyerinin ilk Challenger zaferi de olan Ramat Hasharon turnuvasında şampiyonluğa uzandı. Yılın kalanında artık en az Challenger seviyede turnuvalar oynayan İlhan ilk Amerika Açık tecrübesinden de mağlup ayrıldı. Ancak İlhan’ın ilerleyişi sürüyordu, geçen yılki yıl sonu sıralamasına göre 100 basamaktan fazla ilerlemişti ve artık top 200 kıyısındaydı. Akdeniz Oyunlarında kazandığı gümüş madalya İlhan’ın ülkemize armağan ettiği yeni bir ilk oldu. İlhan finalde İspanyol Bautista Agut'a 4-6, 7-6, 6-7, 2-6 ile kaybederek altın madalyanın bir adım gerisinde kaldı.

2009 yükselişe devam

Grand Slamlerde 3. Deneme Avustralya Açık, İlhan bu turnuvadan da galibiyet çıkaramadı. İlhan bu yıl iki Futures turnuvası kazandı, İzmir Challanger’da final oynadı. Roland Garros ve Wimbledon’dan da istediği sonuçları alamayan temsilcimiz Slamlerdeki ilk çıkışını 2009 Amerika Açık ile gerçekleştirdi. Bu turnuvada 3 eleme turunu da geçerek bir slamde ana tablo gören ilk Türk tenisçi oldu. Ana tablo ilk turunda 5 setlik bir galibiyet elde eden İlhan slam ana tablosunda maç kazanan ilk Türk unvanını da burada aldı. Turnuvanın 2. Turunda yakın geçen maçta Isner’a mağlup oldu. İlhan bu yıl Tokyo 500 turnuvasında da elemeleri geçmeyi başardı ve ilk turda Monfils ile oynadı. Marsel İlhan 2009 yılı sonunda artık 155 numaraydı.

2010 yılında Top 100 geldi

Avustralya Açık ve Wimbledon’da üçer eleme maçını da kazanan İlhan bu turnuvalarda ana tablo gören ilk Türk tenisçi oldu, İlhan iki turnuvada da ikinci tur görmeyi de başardı. İlhan’ın bu yıl eklediği bir başka ilk Masters galibiyetleri oldu. Miami Masters’ta elemeleri geçen temsilcimiz bu turnuvada ikinci tura kadar yükseldi. Barselona 500 turnuvasında da ana tablo gören temsilcimiz Avustralyalı efsane Hewitt karşısında 3 sette mağlup oldu. İlhan’ın bu yıl oynadığı üst klasman isimlerden bazıları Youzhny, Lopez, Cuevas, Hewitt, Agut, Raonic, Tomic, Thiem.. İlhan yılın sonlarına doğru Bosna Hersek’te bir Challenger kupası kaldırdı hemen ardından İzmir Challenger’da ikinci oldu. Bu sonuçlar onun klasmanda ilk 100’e girmesini sağladı ve bunu başaran yine ilk Türk tenisçi oldu. Marsel yılı Turkcell sponsorluğunda geçirdi.

2011 kabus gibi başladı

İlhan bu yıl oynadığı ilk 9 turnuvada da ilk turda mağlup oldu. Ancvak Miami Masters’ta bir kez daha iyi bir turnuva oynadı ve 3 galibiyet alarak 2. Tur gördü. Bu yıl Slamlerde eksik parça tamamlandı. Roland Garros’ta 3 eleme maçını ve ilk tur maçını kazanan İlhan tüm Slamlerde ikinci tur gören ilk Türk raket oldu. Hollanda’da ve İzmir’de birer Challanger finali oynayan İlhan Amerika Açık’ta da ikinci tur gördü.

İstediği gibi geçmeyen 2011 yılından sonra 2012 yılında da istikrar sağlayamayan İlhan sıralamada bu kez gerilemeye başladı. 2012 yıl sonlarına doğru tekrar Futures turnuvalarıyla ritm bulmaya çalıştı.

2013 yılında Akdeniz Oyunlarında ülkemize bir gümüş madalya daha kazandırdı. Finalde Blaz Rola'ya 7-6 2-6 6-3 6-7 2-6 ile kaybederek bir kez daha altın madalyanın bir adım gerisinde kaldı.

2015 yılı

Avustralya Açık ilk turunda rakibi Stan Wawrinka idi. İlhan’ın kariyerinde en büyük başarılardan bir tanesi bu yıl geldi. Dubai 500 turnuvasında elemeleri geçerek ana tabloya yükselen İlhan ana tabloda Zverev ve Lopez galibiyetleriyle çeyrek final gördü. Çeyrek finalde ise o dönem klasmanın 1 numarası Novak Djokovic ile eşleşti. 1 numaraya karşı oynayan ilk Türk tenisçi oldu. Temsilcimiz bu maçı 6-1’lik iki sette kaybetti. Bu turnuva sonrasında klasmanda 77 numaraya gelen İlhan Türk tenisi açısından bir rekor daha kırdı.

2015 Wimbledon’a ana tablodan başlayan İlhan yakın geçen maçta Anderson’a 4 sette mağlup olarak ilk 3. Turunun bir adım gerisinde kaldı. Bu yıl İlhan’ın kariyerinde bir miktar üzüntüyle anılacak bir detay da var. 2015 İstanbul Open için ülkemize gelen Federer ile 2. Turda eşleşmesi beklenen Marsel İlhan, Nieminen’e yakın geçen maçta mağlup olunca bu rüya eşleşme gerçekleşmedi. Ancak Marsel İlhan Roger Federer ile antrenman yapma şansını yakaladı.

2015 yılında bir unutulmaz an daha var. Roma Masters 2. turu.. Marsel İlhan elemelerden geldiği Roma Masters ana tablo ilk turunda Mannarino'yu iki sette geçerek 2. turda toprağın kralı Rafael Nadal'ın rakibi oldu. Rafael Nadal, bu maçı 6-2, 6-0 ile kazandı.

Marsel İlhan, Nadal karşısında bu güzel puana imza atıyor.

#tb Marsel İlhan & Nadal #Roma #goodolddays.. pic.twitter.com/1gaBNFh9Dg
— Nadir (@Ndr_Nadir_) October 15, 2020

2016 yılında Galatasaray Spor Kulübü'nün yeni açılan tenis şubesine transfer oldu. Taç Spor Tesislerinde faaliyet gösteren bu şubeyle ortaklık uzun sürmese de tenis açısından önemli bir gündem olmayı başardı.

Marsel İlhan kariyeri boyunca 23 tekler, 2 çiftler şampiyonluğu elde etti. 19 kez yer aldığı Milli Takımda 38 tekler maçında 31 galibiyet elde etti. İlhan halen Milli Takımda en fazla tekler maçı kazanan Türk tenisçi konumunda. Ayrıca kısa bir süre Davis Cup takımımıza kaptanlık da yaptı. Ekim/2023 itibariyle 1140 maç oynayan Marsel İlhan bunların 682’sini kazandı. Kariyerinde %60 galibiyet oranına sahip olan İlhan, en fazla maç kazanan Türk tenisçi unvanını koruyor. İlhan’ın bir diğer rekoru ise 1,4 milyon dolar ile Türk tenisçiler arasında en fazla kariyer para ödülü kazanan tenisçi olması.

Marsel İlhan 2019 yılında antrenörü Erhan Oral ile Ted Spor Kulubü içerisinde Marsel İlhan Akademi'yi kurdu ve tenise bu açıdan da destek vermeye devam ediyor.